AİHM uzmanı hukukçu Kerem Altıparmak, tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında AİHM’in ihlal kararının kesinleşmesini değerlendirdi.
T24’ten Can Öztürk’ün haberine göre, Kararın kesinleşmesi üzerine herhangi bir talep olmadan Demirtaş’ın mahkeme tarafından tahliye edilebileceğini söyleyen Altıparmak, “Hukukî bağlayıcılık şu anda başladı yani komiteye gitti gitmedi, oldu olmadı gibi bir durum yok. Şu anda yapılacak bir şey olmadığına göre bu kararın gereğinin yerine getirilmesi lazım. Su dakika itibariyle uygulanması gerektiği açık olduğu için Demirtaş’ın tahliye edilmesi gerekir” diye konuştu.
AİHM Paneli, Türkiye’nin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş kararı hakkında AİHM Büyük Daire’de yeniden ele alınması talebiyle geçen ay yaptığı itirazını reddetti. AİHM’in Demirtaş hakkındaki hak ihlali kararı kesinleşmiş oldu.
Kararın kesinleşmesini T24’e değerlendiren AİHM uzmanı hukukçu Kerem Altıparmak, şöyle konuştu:
“HÜKÛMETİN KARARIN GEREĞİNİ YERİNE GETİRMESİ GEREKİR”
“Büyük Daire'ye gönderilmesine ilişkin başvuruların yüzde 95'inden fazlasını reddedilir. Bu benim açımdan ve içtihatı takip edenler açısından sürpriz niteliği taşımayan bir karar. O nedenle aslında zaten olağan olan oldu. Normalde bir AİHM kararı kesinleştiği zaman Bakanlar Komitesine gönderilir ve hükûmetin o kararın gereğini yerine getirmesi gerekir.
“ULUSLARARASI HUKUK AÇISINDAN KARAR BAĞLAYICI”
Aslında kesinleşmeden önce de bizim iç hukukumuza göre AİHM böyle bir karar vermişken mahkemelerin direnmesi, ‘karar kesinleşsin’ demesinin çok da hukuki bir dayanağı yoktu. Uluslararası hukuk açısından da artık Türkiye'nin ‘Ben kararı uygulamıyorum çünkü henüz kesinleşmedi’ gibi bir iddiası olamaz bu dakikadan sonra. Uymama konusunda bugüne kadar ki yaklaşım nedeniyle katî bir şey söyleyemiyoruz ama uluslararası hukuk açısından karar bağlayıcı şu anki tutukluluğuyla ilgili olduğu için bu artık.
“HUKUKÎ BAĞLAYICILIK ŞU ANDA BAŞLADI”
Bir de öyle bir bahane vardı. ‘Daha önceki karar bununla alakalı değil’ diyorduk, bu karar diyor ki ‘Hayır bu daha önceki tutuklamanın yerine geçen yeni bir tutuklama değil aslında bunda da bir kuvvetli suç şüphesi yok, bunda da siyasi nedenlerle tutuklama var bu nedenle bunun aslında tek çözümü tahliye edilmesi ve hakkındaki bütün suçlamaların düşürülmesi.’
Hukukî bağlayıcılık şu anda başladı yani komiteye gitti gitmedi, oldu olmadı gibi bir durum yok. Şu anda yapılacak bir şey olmadığına göre bu kararın gereğinin yerine getirilmesi lazım.
“İKİ KERE İKİ DÖRT”
Gereği nedir, peki kararda yazıyor, yani iki kere iki dört. Buradaki temel ayrım şu, normalde bir karar verildiğinde bu kararın üç tane sonucu oluyor AİHM kararı açısından bir tanesi tazminata hükmettiyse, ki burada var, o tazminatın üç ay içinde ödenmesi gerekiyor. İkinci ayağı ise eğer kararda o kişiyle ilgili bireysel bir önlem kararı varsa, tahliye edilmesi gibi, onun uygulanması lazım. Üçüncüsü de genel önlemler alınması gerekiyor.
“MAHKEME BU KARAR ÜZERİNDEN KARAR VEREBİLİYOR”
Bakanlar Komitesinin rolü büyük ölçüde aslında bu genel önlemlere ilişkin, yani söz gelimi eğer keyfi bir tutuklamaya yol açan ceza hükmünün değişmesi gerekiyorsa onu değiştirdin mi ya da uygulamasına ilişkin bir geliştirme yapılması gerekiyorsa onu geliştirdin mi diye bakıyor. Ama bireysel önlem açısından burada yapılacak çok açık olduğu için Bakanlar Komitesi tabii uygulanmazsa uygula diyecek, Kavala'da yıllardır diyor. Ama Bakanlar Komitesi bunu demese de artık bu kararın şu dakika itibariyle uygulanması gerektiği açık olduğu için Demirtaş’ın tahliye edilmesi gerekir
Yani avukatlarının herhangi bir tahliye başvurusunda bulunmasına bile gerek kalmadan mahkeme bu karar üzerinden karar verebiliyor.”