Yaklaşık 9 yıldır Edirne Cezaevi’nde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 8 Ekim’de tahliye edilebileceği iddia ediliyor.
Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Temmuz 2025’te verdiği üçüncü hak ihlali ve tahliye kararına Türkiye’nin itiraz süresinin 8 Ekim Çarşamba günü dolacağını hatırlatarak, “Eğer itiraz edilmezse, Demirtaş’ın tahliyesi gündeme gelebilir. Bu süreç bir turnusol kağıdıdır” dedi.
AİHM, Demirtaş’ın tutukluluğunun siyasi amaç taşıdığına hükmetmişti. Türkiye’nin karara itiraz hakkı bulunuyor; eğer itiraz ön incelemeden geçerse dosya Büyük Daire’ye taşınacak. Ancak itiraz edilmemesi durumunda karar kesinleşecek.
Buna karşın hukukçular, AİHM kararının uygulanmaması ihtimaline dikkat çekiyor ve itiraz edilmese dahi Demirtaş’ın cezaevinden çıkmasının belirsiz olduğunu belirtiyor.
AKP’li Şamil Tayyar, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tahliye edileceği yönündeki iddialara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Tayyar, Kobani davasında 42 yıl hapis cezasına çarptırılan Demirtaş’ın artık hükümlü olduğunu hatırlatarak, “Dosya İstinaf’ta, Adalet Bakanlığı da AİHM’in hak ihlali kararına karşı itiraz hakkını kullanmış. Dolayısıyla şu aşamada tahliye ihtimali yok” ifadelerini kullandı.
Tayyar, "Selahattin Demirtaş’ın 8 Ekim’de tahliye edileceğine ilişkin iddialar var. İddia sahipleri, Adalet Bakanlığının hak ihlali kararı veren AİHM’e itiraz etmeyeceğini ve tahliye yolunun açılacağını söylüyorlar. Fakat gerçek öyle değil. Bunu bir temenni değil durum tespiti olarak yazıyorum. Demirtaş, Kobani davasından 42 yıl hapis cezası aldı, artık bir hükümlü ve dosyası İstinaf’ta, Adalet Bakanlığı ise AİHM’in tutuklamaya dair hak ihlali kararına karşı itiraz hakkını kullanmış. Dolayısıyla şu aşamada tahliye ihtimali yok” dedi.
Tayyar’a yanıt veren Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman,” Şamil bey, gerçek öyle de değil: Demirtaş ve arkadaşları hakkında verilen karar kesinleşmediği için sıfatları “hükümlü” değil, “tutuklu”dur. Aihm kararının infazı, kesinleşmesine bağlı değildir. Tutukluluk her zaman gözden geçirilebilir. Tabi “Kardeşlik ve Hukuk” bakî ise” ifadelerini kullandı.
Tayyar ise, “Madem öyle… Neden 8 Ekim’de itiraz süresi dolacağı için AİHM kararının kesinleşeceğini ve tahliye yolunun açılacağını söylediniz. Yani. Tahliyeyi, kararın kesinleşmesine bağladınız. Demek ki gerçek öyle değilmiş. Bu arada sehven yapılan karşılıklı hatayı düzeltelim. Doğrusu, hükmen tutuklu. Tutuklu ve hükmen tutuklu arasındaki farkı hukukçu olarak iyi bilirsiniz. Kaldı ki ben temenni değil durum tespiti demiştim, niyet beyanında bulunmadım” dedi.