Talat Ada AKCAN
19 Mayıs, sadece bir tarihin anısı değil, bir eğitim ve örgütlenme modelinin somutlaşmış hâlidir. 1922 yılında Sovyetler Birliği’nde kurulan Vladimir İlyiç Lenin Tüm Birlik Pioner Örgütü (Всесоюзная пионерская организация имени В. И. Ленина), sosyalist toplumun yeniden üretimini çocuklar üzerinden gerçekleştirme hedefiyle ortaya çıkmıştır.
Bu örgüt, Bolşevik Devrimi’nin ardından şekillenen yeni toplumun ahlaki, kültürel ve ideolojik temelini çocuk yaşlardan itibaren atmayı amaçlamıştır.
KURULUŞ VE AMAÇLAR
Pioner örgütü, Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nin gençlik örgütü olan Komsomol'un denetiminde 19 Mayıs 1922 tarihinde kurulmuştur. Kuruluş tarihi, Lenin’in doğum günü olan 22 Nisan’a yakınlığı nedeniyle simgesel olarak bu tarihe alınmıştır. Bu tarih, aynı zamanda Rusya’daki devrimci gençlik hareketlerinin sürekliliğini temsil etmektedir.
Pioner örgütü, yalnızca çocukları eğlendiren ya da bir araya getiren bir kurum değil; onları sosyalist ideolojiyle donatmak, kolektivizm, emek sevgisi, disiplin ve toplumsal sorumluluk gibi değerleri benimsetmek amacıyla faaliyet göstermiştir. Örgüt, 9 ila 14 yaş arasındaki çocukları kapsarken, bu yaştan sonra Komsomol’a geçiş teşvik edilmiştir.
YAPILANMA VE FAALİYETLER
Pionerler, okul temelinde hücreler oluşturur, kampüslerde, fabrikalarda, kolektif çiftliklerde çeşitli faaliyetler yürütürdü. Yaz kampları (örneğin en bilineni olan Artek Kampı), çocukların doğayla iç içe yaşarken disiplinli, kolektif yaşamı öğrenmelerini sağlardı. Spor, sanat, halk dansları, halk hikâyeleri ve devrim tarihi dersleri gibi etkinliklerle kültürel bilinç pekiştirilirdi.
Pioner yemini, çocuklara küçük yaşta sosyalist ahlâkın temellerini öğretirdi:
“Pioner, Sovyet Anavatanı’na, Lenin’in Partisi’ne sadıktır.
Pioner, çalışkan, dürüst ve cesurdur.
Pioner, arkadaşlarına yardım eder, zayıfları korur.
Pioner, doğayı sever, emeğe saygı duyar.
Pioner, her zaman hazırdır!”
Bu yemin, sadece teorik bir öğreti değil, günlük yaşamda uygulanması beklenen ilkeler bütünüdür.
Pioner örgütü, Marxist-Leninist dünya görüşünün pedagojik düzlemde kurumsallaşmış biçimidir. Kapitalist toplumlarda çocukluk genellikle apolitikleştirilmiş, tüketim alışkanlıklarıyla şekillenmiş bir süreçtir. Oysa Sovyet modeli, çocukluğu toplumsal bilincin ilk evresi olarak ele almıştır. Bu bakış açısı, insanın toplumsal doğasını erken yaşta keşfetmesini sağlayarak onu yalnızca birey değil, kolektifin parçası olarak tanımlamıştır.
Bu yönüyle Pioner örgütü, modern toplumlarda egemen olan bireyci, rekabetçi ve tüketime dayalı çocukluk anlayışına kökten bir alternatiftir. Burada çocuk, pasif bir tüketici değil, aktif bir yurttaş adayıdır.
BUGÜNÜN GENÇLİĞİ İÇİN ANLAMI
Sovyetler Birliği'nin çöküşüyle birlikte Pioner örgütü resmî olarak dağılsa da, bu modelin mirası yalnızca tarih kitaplarında kalmamalıdır. Bugünün dünyasında derinleşen eşitsizlikler, bireyciliğin hâkimiyeti ve eğitimin piyasalaştırılması, Pioner hareketinin temel aldığı ilkeleri daha da anlamlı kılmaktadır.
Günümüz gençliği, sistemin sunduğu “özgürlük” adı altındaki yalnızlıkla ve rekabetin yarattığı yabancılaşmayla karşı karşıyadır. Bu noktada Pioner deneyimi, biz sosyalistler için sadece nostaljik bir anı değil; alternatif bir toplumsallaşmanın, farklı bir çocukluk ve insan modelinin mümkün olduğuna dair tarihsel bir kanıttır.
19 Mayıs Pioner Günü, yalnızca geçmişte kurulmuş bir çocuk örgütünün yıldönümü değil, kolektif toplum idealiyle uyumlu bir eğitim ve gelişim sürecinin sembolüdür. Sosyalist bir dünyanın inşasında, insanın çocuklukta kazandığı değerler belirleyici önemdedir. Bu nedenle 19 Mayıs, geleceği yeniden inşa etmek isteyen her sosyalist için tarihsel bir miras ve ideolojik bir pusuladır.