Bakırköy Kadın Cezaevi’nde mahpusların koğuşlarına askerlerle baskın düzenlendiği öğrenildi. 2 koğuştaki mahpuslar, şartların kötü olduğu koğuşa yerleştirildi.
Katliamla sonuçlanan 19 Aralık operasyonunun yıl dönümünde Bakırköy Kadın Cezaevi’nde mahpusların koğuşlarına askerlerle baskın düzenlendiği öğrenildi. 2 koğuştaki mahpuslar, şartların kötü olduğu koğuşa yerleştirildi.
Çok sayıda hak ihlaliyle gündeme gelen Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde mahpusların bulunduğu koğuşlara, 19 Aralık’ta “Hayata Dönüş Operasyonu” adı verilen operasyonun yıl dönümünde baskın düzenlendiği ortaya çıktı. Askerlerde robokop bulunduğu iddia edildi.
JİNNEWS’in haberine göre; cezaevi idaresinin siyasi mahpusların bulunduğu 2 koğuşun “tadilat” iddiasıyla birleştirmek kararı aldığı öne sürüldü. Siyasi mahpusların bunu kabul etmediği, cezaevi idaresinin ise “Adli mahpuslar çok kalabalık, insaf edin, yaptığınız vicdani değil; 70 kişi kalan koğuşlar var” dediği belirtildi.
Siyasi mahpusların itirazlarına rağmen 19 Aralık sabahı saat 09.00 itibarıyla cezaevi müdürü ve temsilcilerinin koğuşun boşaltılması için hazırlık yapılması gerektiğini mahpuslara bildirdiği öğrenildi. Savcılıktan bu yönde talimat geldiği belirtilerek koğuşun aynı gün acilen boşaltılmasının istendiği öne sürüldü. Saat 11.00 sularında cezaevi müdürü, infaz memurları ve yaklaşık 50 kişilik güvenlik gücünün koğuşa girdiği öğrenildi. Mahpuslar, bu sırada fiziki müdahale ihtimali yaratılarak psikolojik baskı ve gözdağı verildiğini avukatlara aktardı.
“Devletin Büyüklüğünü Göreceksiniz”
Siyasi mahpusların direnmesi üzerine cezaevi müdürünün askerleri işaret ederek, “Devletin büyüklüğünü böyle göreceksiniz, hemen çıkın yoksa zorla çıkarırız” dediği öne sürüldü.
Bu süreçte dışarıyla iletişimin kesilmesi amacıyla telefon kabinlerinin kapatıldığı, avukat görüşmelerinin ise “teknik arıza” iddiasıyla engellendiği ifade edildi. Öğleden sonra cezaevine giden bir başka avukata ise “taşınma işlemi yapıldığı” söylenerek saat 16.00’a kadar hiçbir görüşmeye izin verilmediği kaydedildi.
Avukatlar, 2019’daki açlık grevlerinden bu yana ilk kez bu düzeyde askeri bir güçle müdahale edildiğini, 2016–2019 döneminden sonra benzer bir yaklaşımın ilk kez yeniden hayata geçirildiğini aktardı.
“Hayata Dönüş Operasyonuna Gönderme”
Taşınma sırasında sandalyeler ve dolaplar gibi eşyaların yeni koğuşa götürülmediği, siyasi mahpuslar çıkarılır çıkarılmaz adli mahpusların koğuşa yerleştirildiği öğrenildi. B4 koğuşunda B3 koğuşuna zorla gönderilen mahpuslar, B3 koğuşunun koşullarının kötü olduğunu anlattı. Mahpuslar, elektrik tesisatının tadilatının yapılmadığı, çatının akıttığı, duvarların döküldüğü ve musluklardan kirli su aktığı ifade etti. Mahpuslar, kirli su nedeniyle musluklara tülbent bağlayarak suyu filtrelemeye çalıştıklarını ifade etti.
Mahpuslar ayrıca, 19 Aralık “Hayata Dönüş Operasyonu”nun yıl dönümünde askeri güçle gerçekleştirilen bu koğuş değişikliğinin, geçmişte yaşananlara bilinçli bir gönderme taşıdığına dikkat çekti.



