Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, yayınladığı yazıda çocuk işçiliğini savunmaya geçti. Çocukların iş cinayetlerinde ölmesine tepki gösterenleri de hedef aldı.
Akran zorbalığı, artan uyuşturucu bağımlılığı gibi sorunları öğrencilerin 'şımarık, dokunulmaz' olmasına bağlayan Yavuz, yine tüm bunları da 28 Şubat'la ilişkilendirerek, "Öğrenciyi yarış atı gören, ilgi, yetenek, sanat, spor diye bir gündemi olmayan, sınav başarısına odaklı eğitim sistemimizi dönüştüremediğimiz gibi üstüne bir de meslek liselerinin kimyasını bozan 28 Şubat cehaletini yaşadık" ifadelerini kullandı.
'ÇOCUKLAR ÖLMESİN' DİYENLERİ HEDEF ALDI
Usta-çırak ilişkisinin 'önemli bir eğitim yöntemi' olduğunu öne süren Yavuz, "MESEM diye doğru uygulandığında liselere nefes aldıran, öğrencilere hayata tutunabileceği bir meslek kazandıran eğitim kurumu; bilinçli, kasıtlı, organize bir şekilde neden hedef seçilir sizce? Bugün MESEM’e saldıranlar eğitimden, başarılı veya başarısız bütün öğrencileri, meslek liseleri dahil sınıflara kapatıp öğretmenlerin sınıfta bin bir zorlukla teorik ders işlemesini anlıyorlar" dedi.
Yavuz ayrıca çocukların iş cinayetinde ölmesine tepki gösteren binlerce yurttaşı da hedef gösterdi: "İş yerindeki kazalardan, can kayıplarından, tacizlerden rahatsız olan aşırı duyarlı (!) bu zevatın neredeyse tamamı LGBT savunucusudur. Çağdaşlık adına sapkınlığın her türlüsüne sahip çıkar, onur yürüyüşüne saygı duyarken; insana kendi iç denetimi ile insan olmayı öğreten hangi proje, içerik, çaba, kişi ve kurum varsa onlara düşmanlık ederler."
ÇOCUK İŞÇİ CİNAYETLERİNİ TRAFİK KAZASINA BENZETTİ
MESEM’i, "liselerdeki tıkanmada çözüme giden yolun anahtarı" olarak nitelendiren Yavuz, çocuk işçi cinayetlerini de trafik kazalarına benzetti: "Bölünmüş yol ve hızlı treni ağını yaygın hale getirilerek trafikte kaybettiğimiz insan sayısı nasıl düşürüldüyse, öğrencilerin iş başında eğitim için gittiği iş yerlerine de özel çalışma yaparak bu problem ortadan kaldırılabilir. Zira hiçbirimizin aklına, kaza oluyor diye yolculuk yapmaktan vazgeçmek gelmiyor."
TALAT YAVUZ'UN ÖRNEK GÖSTERDİĞİ MESEM ÇOCUK MEZARLIĞI
Bakan Yusuf Tekin'in 'Çocuğun emeğini devletin güvencesine aldık' açıklamasının ardından Talat Yavuz'un da defansa geçtiği MESEM projesinde en az 17 çocuk işçi yaşamını yitirdi.
Emek Gençliği'nin MESEM raporuna göre, MESEM'li öğrencilerin;
Yüzde 56’sı 10.000 TL’nin altında ücret almakta; yalnızca %26’sı 14.000 TL’nin üzerinde kazanmaktadır.
Yüzde 66’sı günde 10–12 saat, %19’u 12 saatten fazla çalışmaktadır.
Yüzde 64’ü yıllık izin hakkını hiç kullanmamıştır.
Yüzde 84’ü koordinatör öğretmenlerin işletmelere ya hiç gitmediğini ya da ayda iki kez uğradığını belirtmiştir.
Yüzde 75’i işe başlamadan önceki ruh hâlini “yorgun, halsiz, çok kötü” olarak tanımlamıştır.
Yüzde 83’ü son bir ayda hiçbir kültürel etkinliğe katılmadığını; %72’si emeğinin karşılığını alamadığını; %94’ü başka bir mesleki eğitim sistemi bilmediğini söylemiştir.
Katılımcıların yarısı en az bir kez iş kazası geçirdiğini ifade ederken, Yüzde 61’i bu durumda nereye başvuracağını bilmemektedir.


