Yurttaş Birlikteliği’nin çağrısıyla Ankara’da düzenlenen mitinge gelen binlerce kişi, emekliye ve emekçiye bütçe talep etti. Mitingte yoksulluğa karşı birleşik mücadele çağrısı yapıldı.

Tandoğan Meydanı’nda “Geçinemiyoruz. Halk için bütçe, demokratik Türkiye” şiarıyla yapılan mitinge Emekli sendikaları ve KESK’in de içinde bulunduğu Yurttaş Birlikteliği’ne bağlı kurumların yanında CHP, EMEP, DEM Parti, Sol Parti, Halkevleri katıldı.

Evrensel’in haberine göre, AKM Metro önünden Tandoğan Meydanına yapılan yürüyüşte, emekliler, horon teperek sloganlar attı. “Genel grev, genel direniş”, “ “Hükümet elini cebimizden çek”, "Savaşa değil emekçiye bütçe" , "Saraya değil emekliye bütçe", "Birleşe birleşe kazanacağız" sloganları atılırken ‘Susma haykır yoksulluk kader değil”, “İnsanca bir yaşam istiyoruz”, “Emekliler bütçeden hakkını istiyor” dövizleri taşındı.

Mitingte Yurttaş Birlikteliği adına konuşan Şenal Sarıhan, “Yıllarca alın teri dökmüş emekliler varsınız. Siz emeğinizin halkını talep ettiniz. Biliyoruz ki bu ülkenin yüzde 10’unu bile oluşturmayan bir kesim bizden çok daha iyi koşullarda yaşıyor. Torunlarınıza çikolata, meyve alamıyorsunuz. Ekmeğin fiyatı arttı ama evimize giren ekmeğin miktarı azaldı. Eşinize istediği bir giysi alamıyorsunuz. Pazarın en güzel değil en ucuz saatini bekliyorsunuz. Yoksulluk derinleşiyor. Bugün parlamentoda uzun bir zamandan beri bütçe görüşmeleri var. Bütçe hakkı emeğin hakkı demektir. Emeğimizin hakkı karşılanamıyor” dedi.

“BİZİ GÖRÜN”

Sarıhan, “Taleplerimizi ortak olarak ifade etmek için buradayız. Daha çok birlikte olmaya ihtiyacımız var. Sendikalı olmalıyız. Oralarda birliğimizi ifade edecek bir gücü yaratmalıyız. Bütçe hakkı emeğin hakkıdır. Bütçenin adil olması ancak katılımcı bir anlayışla olabilir. Bizi duyun, bizi görün” dedi.

“EMEKLİ MAAŞI SADAKA DEĞİLDİR”

Tüm Emekliler Sendikası adına yapılan konuşmada, “Artık gücümüz yetmiyor. Emeklilik bir haktır. Maaşımız emeklerimizin karşılıdır. Asla sadaka ya da ulufe değildir. Kaynaklar adil dağıtılmaması nedeniyle emekliler emekçiler işsizler açlık ve sefalet içerisinde sürünmektedirler. Emekli maaşı en düşük memur maaşına getirilmelidir. 5510 sayılı yasa kaldırılmalıdır. İnsanca bir yaşam sürdürmek istiyoruz. Sesimizi duyun. İnsanca yaşamak haktır”

PSAKD Başkanı Cuma Erçe, “Bu ülkenin kaynaklarımın bir avuç çeteye tahsis edildiğini, bu nedenle halkın sefalete mahkum edildiğini biliyoruz. Halkımız aç. Bugüne kadar silahlara, tanklara, toplara bütçe ayırdıkları içim halkımız aç ve Suriye’de aleviler katlediliyor” dedi.

Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk, “Bu bütçede kadınlar, emekliler, işçiler, gençler yok; Cengiz, Limak var. Bu bütçede savaş var. O sarayın ışıkları sönecek ki bizim soframız aydınlansın” dedi.

DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, “Gelirde adalet, vergide adalet, ülkede adalet için buradayız. En büyük sorunumuz bölüşüm sorunudur. Milyonlar açık sınırı altına mahkum ettiler. Bütün bu adaletsizliklere dur demek için birlikte olmaya devam edeceğiz”

“BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM”

KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, “Biz bu ülkenin kaynaklarını üreten işçileriyiz, emekçileriyiz, halkıyız. Ürettiğimiz kaynakları, ödediğimiz vergileri sermayeye, patronlara, beşli çetelere, saraylara aktarmayı hedefleyen, tüm yükü bize yıkan bu bütçeyi kabul etmiyoruz. Biz sadece kendimiz için değil, herkes için; Gündüzleri işsiz kalınmayan, geceleri aç yatılmayan bir ülke istiyoruz. İnsanca bir yaşam, güvenceli bir iş, güvenli gelecek, demokratik bir istiyoruz. Halktan, emekten, eşitlikten, adaletten yana bir bütçe istiyoruz. Vergilerimizin eğitime, sağlığa, adalete, demokrasiye, barışa harcandığı bir ülke İnsanca yaşamaya yetecek ücret. Vergide ve gelirde adalet istiyoruz. Tarihin sayfaları omuz omuza verdiğimizde karşımızdaki tüm engelleri kumdan kalelere dönüştürdüğümüz sayısız örnekle doldur. Yeter ki, yaşadığımız bu güzelim ülkeye özlenen baharı, beklenen aydınlığı getirmek için birlikte mücadele edelim” diye konuştu.“Yapmamız gereken daha fazla bir araya gelerek daha fazla örgütlenmek”

EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, “Bir kez daha yapılan bütçe, işçilerden emekçilerden yoksullardan toplanan vergilerle sermayeye nasıl aktarılacağının bütçesi olmuş. Bu iktidar döneminde 35 bini aşkın işçi iş cinayetlerinde hayatlarını kaybetti. Bizleri açlığa sefalete mahkum edenler hayatımıza da kasteden çalışma koşullarını dayatıyorlar. Mutlaka hep birlikte bu saray düzenini yıkacağız. Bütçenin yüzde 75’i işçi emekçilerin vergileriyle oluşuyor. Bu ülkenin sermaye sahipleri yüzde 8.4 vergi veriyor” dedi.

19 Mart’ta yapılan operasyonlarla belediye başkanlarının tutuklandığını hatırlatan Aslan, “Sadece 19 Mart değil bu ülkede demokrasi barış özgürlük isteyenleri tutuklayarak cezaevine koyuyorlar. İmamoğlu, Atalay, Demirtaş öyle. Bu yüzden sadece ekonomik talepler değil siyasal hak ve özgürlüklerimiz için de bu saray düzenine son vermememiz gerekiyor. Ülkede milyonlarca çocuk her gün okula aç gidiyor, ama öbür tarafya sarayın günlük harcanması 58 milyon TL. Sarayda ejder meyveleri yeniyor, hurmalar yemiyor manda yoğurtları yeniyor. Bizim talebimiz şu: Bu bütçede çok az bir bütçeyle milyonlarca çocuk okullar 1 öğün sağlıklı yemek yiyebilir. Bu talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz. MESEM’lerde patronların tezgah arasında ölmesine müsaade etmeyeceğiz. Emeklilere ayda 16 bin 500 reva gören saray düzeni hep birlikte yıkacağız. Yapmamız gereken daha fazla bir araya gelerek daha fazla örgütlenmeli, genel grev genel direnişi hep birlikte örgütleyerek hayatı fabrikaları durdurmalıyız” dedi.

“BU BÜTÇEDE EMEKLİ YOK, GENÇLER YOK”

Sol Parti Sözcüsü İsmail Hakkı Tonbul, “ Bu bütçede emekli yok, gençler yok. Gençlerimiz işsiz. Geleceklerini kuramıyorlar. Bu bütçede emekçiler kadınlar yok. Ama bu bütçe bir avuç sermayedara talan bütçesi. Kaynak var ama bize yok. 5’li çetelerin verilerini affetmezseniz yeterince kaynak var. Birlikte mücadele etmeye var mıyız? Hep birlikte bu tek adam rejimini tarihe havale edeceğiz” dedi.

İstanbul Valiliği'nden kuvvetli sağanak uyarısı
İstanbul Valiliği'nden kuvvetli sağanak uyarısı
İçeriği Görüntüle

“YURTTAŞ BÜTÇE HAKKINI SÖKE SÖKE ALACAK”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bütçe hakkı insanlığın en önemli kazanımıdır. Bütçe hakkı TBMM'de konuşulmuş bir yer değil, meclisten doğmaz. Meclis bütçe hakkından doğar. Eskiden tek adamlar vardı her şeye onlar karar verdi. İnsanlık ayağa kalktı, çok savaş çok kan sonunda tek adama 'Peki' dedirttiler. Durun, bütçenin nasıl olacağına birlikte karar vereceğiz dediler.Rejime kast eden bir anayasa değişikliği artık bakanların meclise gelmediği, sözlü sorular sorulamayan bütçesi geçmesi dahi yeniden değerlendirme oranları ile artırılıp devam eden bir hükümet sisteme geldi. Demokrasi adil sandık ister, doğru seçim sistemi girer” dedi.

Özel, “Birileri oyu aldım 5 yıldır ben bilirim; valiyi rektörü bakanı bürokratı ben atarım keyfime bakarım. Meclis o zaman meydanlardır, sokaktır. Siz tarihin doğru tarafındasınız. Yurttaş bütçe hakkını söke söke alacak. Bu meydanda emekliler emekçiler var. Bu iktidar gelmeden önce asgari ücret 1,5 emekli maaşıydı şimdi asgari ücretin yüzde 70’i. Bu ülkede emeklilerin emekçilerin hakları gerilemekte değil çalınmaktadır. Erdoğan iktidar yaparak şirket gibi yöneteceğiz diyenleri iktidar yaparak kaybettik. Bu ülke o gün kaybetti. Biz nerede kaybettiysek orada bulacağız. Halktan hukuktan yana emekli emekçiden yana ortak geleceğini, iktidarı birlikte kurmalıyız” dedi.

"İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ”

Tandoğan Meydanı’nda mitingde yan yana gelen emeklilerle taleplerini konuştuk. Emekliler, insanca yaşanacak bir ücret, sendikal haklarına ilişkin taleplerinde ortaklaşıyorlar.

Mitingte konuştuğumuz Tüm Emeklilerin Sendikası’ndan bir emekli “2008 yılında çıkan bir yasayla emeklilik oranlarının belirlenmesi ve düşürülmesiyle en az yüzde yüz oranında bir kayıbımız var. Geçmişte bir sigortalı 1,46 üzerinde emekli maaşı alırken şimdi onun çok çok altında, asgari ücretin altında kalmaya başladı. Emekliler gerçekten açlığa, yoksulluğa, sefalete terkedilmiş durumda. Burada hem siyasi iktidarı uyarmak, tepkimizi göstermek hem de emeklilerin sendikalarının kabullerini istiyoruz” dedi.

Tüm Emeklilerin Sendikası’ndan bir kadın ise “Emeklilerin açlık sınırı altında aldıkları paralarla mümkün değil geçinmeleri. Aç geziyorlar. Çöplerden pazar artıklarını topluyorlar. Emekliler bu ülkeye hizmet etmiş, emekli olmuşlar” diyerek mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.

Türkiye’de sağlık, eğitim ve yargının kalmadığını; bunu protesto etmek için geldiğini ifade eden bir başka emekli ise “Hiç geçinemiyoruz. Evim olduğu halde geçinemiyorum. İstanbul’dan geliyoruz. Ev kirası üçüncü sınıf bir mahallede 40-50 bin TL” dedi.

Meclis’in 2026 bütçe görüşmelerine de değinen bir başka emekli ise “Bu bütçe görüşmelerinde emekliler yok işçiler yok, dar gelirli insanlar yok. Şirket sahipleri var, zenginler var. Bu ekonomik program zengini daha çok zengin yapan; fakiri daha fakir yapan bir programdır. Emekliler olarak insanca yaşamak istiyoruz” diye talebini dile getirdi.