İsrail'in 13 Haziran sabahı İran'a karşı başlattığı "Yükselen Aslan" isimli operasyon, Tel Aviv tarafından "Tahran'ın nükleer programını baltalamayı ve nükleer silah elde etmesini engellemeyi amaçlayan önleyici bir kampanya" olarak duyuruldu.
Ancak Washington merkezli Al Monitor, operasyonun "son 20 ay içinde içeride ve dışarıda imajı zedelenen Başbakan Binyamin Netanyahu'nun kendi siyasî imajını yeniden şekillendirmek de dâhil olmak üzere daha geniş kapsamlı başka hedeflere ulaşmayı umuyor olabileceğini" yazdı.
Al Monitor'de Rina Bassist imzasıyla yayımlanan analize göre; İsrail'in İran'a yönelik operasyonu yalnızca Tahran'ın nükleer programının sonlandırılmasını değil, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun "20 ay içinde içeride ve dışarıda zedelenen imajını yeniden şekillendirme amacı" taşıyor olabilir.
"İRAN'IN NÜKLEER PROGRAMINI ÇÖKERTME" AMACI
"Netanyahu'nun onlarca yıllık siyasî kariyeri boyunca İran'ın nükleer programını çökertmeyi kilit bir öncelik olarak belirlediğinin" altının çizildiği analizde, İsrailli liderin bakış açısına göre "bu aciliyetin daha da arttığı" belirtildi.
Analize göre Netanyahu'nun, ABD Başkanı Donald Trump yönetimi Tahran ile müzakere ederken İran'a karşı harekât başlatmasının olası nedenlerini araştıran İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi eski başkan yardımcısı Eran Etzion, İsrail'in İran'ın gerçekten de politikasını değiştirdiğini ve silahlanma sürecine başladığını gösteren gizli bir istihbarat elde etmiş olabileceğini söylediğini aktardı.
Al-Monitor'a konuşan Etzion, “Güvenlik kabinesi bu harekatın ayrıntılı hedef listesini yayınlamadı ama tahminimce İran'ın nükleer programının gelişimini bir ila iki yıl arasında önemli ölçüde geciktirmeyi içeriyor," dedi ve “Bu programın tamamen ortadan kaldırılmasını içerdiğini sanmıyorum çünkü bu imkânsız olurdu” diye ekledi.
"NETANYAHU, İRAN'IN BÖLGEDEKİ AMERİKAN BİRLİKLERİNİ HEDEF ALMAK GİBİ BİR HATA YAPACAĞINA GÜVENİYOR OLABİLİR"
Etzion'a göre İsrail'in stratejisinin bir parçasının da "ABD'nin işi bitirebilmesi için" Trump yönetimini kampanyanın içine çekmek olup olmadığı belirsizliğini koruyor.
Trump, çeşitli vesilelerle İran'la askerî çatışmadan kaçınmayı umduğunu söylemiş olsa da Axios haber sitesi, cumartesi günü İsrail'in son 48 saat içinde Washington'a İran'ın nükleer programını ortadan kaldırmaya yönelik savaş çabalarına katılma çağrısında bulunduğunu bildirdi.
Hayfa Üniversitesi Ulusal Güvenlik Merkezi Direktörü Benjamin Miller, "Netanyahu, İranlıların bölgedeki Amerikan birliklerini hedef almak gibi bir hata yapacağına güveniyor olabilir" dedi. Miller'a göre bu gerçekleşir ve Amerikalılar da harekâta katılırsa İran'ın nükleer programına büyük zarar vermek, hatta belki de yok etmek mümkün olabilir.
"REJİMİ ZAYIFLATIN, NÜKLEER GÖRÜŞMELERİ ETKİLEYİN"
Son günlerde Netanyahu hükûmetinin 1989'dan beri ülkeyi yöneten Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney liderliğindeki İran'ı devirmeyi amaçlayıp amaçlamadığına dair pek çok değerlendirme yapıldı.
İsrail Başbakanı Netanyahu İran'da rejim değişikliğini bir savaş hedefi olarak açıkça ifade etmemiş olsa da İranlıları "rejime meydan okumaya" çağırdı.
Netanyahu, "İran halkının, şeytanî ve baskıcı rejimden özgürlüğünüz için ayağa kalkarak bayrağı ve tarihi mirası etrafında birleşmesinin zamanı geldi" dedi.
Ancak Al Monitor'e Etzion, rejim değişikliğinin açık bir savaş hedefi olduğuna inanmıyor. Yine de İsrail'in daha fazla istikrarsızlaştırmak için "hükûmetin sembolleri" olarak adlandırdığı şeylere zarar vermeye çalışıyor olabileceğini söylüyor.
İsrail saldırıları, Trump'ın Tahran'la müzakerelere yeşil ışık yakarken verdiği 60 günlük ültimatomdan bir gün sonra ve 15 Haziran'da Umman'ın başkenti Maskat'ta yapılacak altıncı tur görüşmelerden hemen önce gerçekleşti.
İran heyeti o zamandan beri ABD'nin İsrail bombardımanına verdiği desteği gerekçe göstererek görüşmelerden çekildi.
Ancak bu iptalin müzakerelerin yeniden başlamasına engel olmadığı düşünülüyor. Bazı analistler Netanyahu'nun amacının, İsrail'in ulusal güvenlik çıkarları açısından kabul edilebilir olduğunu düşündüğü bir anlaşma şansını arttırmak için İran rejimini dize getirmek olduğunu öne sürüyor.
İsrail başbakanı sadece Libya tarzı bir anlaşmayı destekleyeceğini söyledi; bu, İran'ın nükleer programının tamamen ortadan kaldırılmasını gerektiren bir anlaşma anlamına geliyor. 2003 yılında yapılan anlaşma uyarınca dönemin Libya lideri Muammer Kaddafi ülkenin balistik füze cephaneliğini sınırlandırmayı da kabul etmişti.
Miller, “Netanyahu Washington ile Tahran arasında bir anlaşmaya karşı olabilir, ancak İsrail'in askerî başarıları İran'ı daha önce vermeye hazır olmadığı tavizleri vermeye zorlayabilir” dedi.
NETANYAHU'NUN SİYASÎ HAYATTA KALMA MÜCADELESİ
İsrail'in İran'a yönelik saldırıları, Gazze savaşı nedeniyle başbakanın ülke içindeki desteğinin azaldığı ve ülkenin uluslararası izolasyonunun arttığı bir döneme denk geliyor. Aynı zamanda Başbakan hakkındaki yolsuzluk davası da devam ediyor.
Al Monitor'e konuşan Etzion, "Netanyahu'nun genel amacı siyasi olarak hayatta kalmak... İran'a karşı yürütülen kampanya ona acil durum ilan etme imkânı veriyor" dedi.
Etzion'a göre Netanyahu, bu sayede yolsuzluk davasını ve halkın seçim taleplerini erteleyebilir; "7 Ekim katliamıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulması taleplerini bir kenara bırakabilir".
Adının açıklanmasını istemeyen siyasî bir kaynak Al-Monitor'a Netanyahu'nun İran'a yönelik kampanyayla dünyanın dikkatini Gazze'deki insanî krizden başka yöne çekmeyi umuyor olabileceğini söyledi. "İran'a saldırı Netanyahu'ya kaybettiği şeyi, yani İsrail'e uluslararası desteği sunuyor" diyen kaynak şöyle devam etti:
"İran'a saldırı Avrupa ülkelerini İran'ın nükleer tehdidiyle ilgili İsrail'in meşru müdafaa hakkına değinmeye zorladı. Bu onun için çok daha uygun."
Analistler durumun hâlâ değişken ve karşılıklı İran-İsrail saldırılarının nasıl sonuçlanacağına bağlı olduğunu söylüyor.
Miller'a göre eğer kampanya iki ya da üç hafta gibi nispeten kısa sürerse İsrail halkı bir sonraki seçimde Netanyahu'yu nükleer tehdidi azalttığı için ödüllendirebilir. Ancak operasyon uzar ve İsrail'in ağır kayıplar vermesine yol açarsa Netanyahu'nun popülaritesi düşebilir.




