İnfaz düzenlemelerini de içeren 10. yargı paketi, 29 Mayıs’ta AKP tarafından TBMM Başkanlığına sunuldu.
Paketin içeriği kamuoyunda tartışma yaratırken, özellikle kovid-19 dönemine ilişkin düzenlemelerden siyasi tutukluların yararlanmasını sağlayacak maddenin çıkarılması tepkilere neden oldu.
İktidarın uzun zamandır üzerinde çalıştığı infaz düzenlemesinin başta DEM Parti olmak üzere muhalefetin beklentilerini karşılamaması ve AKP'nin yeni düzenlemeler için sonbaharı işaret etmesi, yürütülen 'süreç' açısından da soruları beraberinde getirdi.
DEM Parti, teklifte, kamuoyunda çokça tartışılan 23 Temmuz 2023 öncesi suç işleyen ancak hükmü kesinleşmeyenlerin Covid-19 izninden yararlanmasına ilişkin düzenleme için önerilerini ve taleplerini iletmişti. İnfaz paketinin Meclise sunulmasından bir gün önce 28 Mayıs'ta DEM Parti ve AKP heyeti 2 saat 15 dakika süren bir görüşme yaptı. Bu görüşmede de yine pakete dair taleplerin görüşüldüğü bildirilmişti. MHP de sürece desteklerini sunduğunu belirtti.
Teklifin, Adalet Komisyonu'nda görüşmelerinin bugün saat 16:00'da başlanması bekleniyor. Düzenlemenin gelecek hafta bayram öncesinde TBMM Genel Kurulu'na gelmesi ve yasalaşması bekleniyor. Cumhur İttifakı'nın teklifi yasalaştıracak yeterli çoğunluğu bulunuyor.
Pakete dair muhalefetlerini devam ettireceklerini ve taleplerinin karşılanmaması üzerine Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkan Vekili Sezai Temelli, ile 10. Yargı paketini ve sürecin detaylarını Evrensel’den Dilan Temiz’e değerlendirdi.
"417 BİN TUTUKLU VAR, BEKLENTİLER KARŞILANMADI"
Cezaevlerinde çok zor koşulların hakim olduğunu belirten Temelli, “Şu an içeride 417 bin kişi var. Cezaevi yakınlarının talepleri de düşünüldüğünde bu düzenleme, dört beş milyon kişiyi doğrudan ilgilendiriyor. Toplumun beklentisi büyüktü, fakat sunulan teklif bu beklentilerin çok gerisinde kaldı” dedi. Temelli, hasta ve yaşlı tutuklulara dair sınırlı bir düzenleme yapıldığını belirterek, “Ağırlaştırılmış müebbet cezası alanlar bu düzenlemeden yararlanamıyor. Oysa en çok hasta tutuklu bu grupta yer alıyor. Uzun süreli cezaevinde kalanlar için hastalık kaçınılmaz hale geliyor” dedi.
"KOVİD MAĞDURİYETİ GİDERİLECEK DENMİŞTİ, SONRA GERİ ADIM ATILDI"
AKP’nin daha önce kovid-19 döneminden kaynaklanan hatalı işlemler ve mağduriyetler için düzenleme yapılacağını açıkladığını hatırlatan Temelli, “Kamuoyuna 40 bin kişinin yararlanacağı söylenmişti. Ancak bu madde daha sonra paketten çıkarıldı. Sorduğumuzda kamuoyunda hassasiyet olduğunu söylediler. Bu tür gerekçelerle geri adım atmak kabul edilemez” diye konuştu.
Temelli, paketteki bazı düzenlemelerin FETÖ mensuplarının da yararlanabileceği gerekçesiyle sınırlandığını belirterek, “Örgütle ilgili düzenlemede Gülen Cemaatinden dolayı yargılananlar da bundan yararlanabilir” diyorlar. Bu her zaman olacak bir şey. Dolayısıyla Gülen Cemaati meselesine yaklaşırken ki bu tutumları her zaman var olacak bir bahane mi, karşımıza hep böyle mi çıkacak? Bu da çok kabul edilebilir bir şey değil” ifadelerini kullandı.
"TMK’DEKİ TAHRİBAT GİDERİLMELİ"
DEM Parti’nin öncelikli taleplerinden birinin Terörle Mücadele Kanunu’nda (TMK) değişiklik olduğunu vurgulayan Temelli, “Özellikle 15. ve 17. maddelerde düzenleme istiyoruz. Ayrıca infazda eşitlik talebimiz var. Örgütlü suçlarda cezalar yüzde 50 artıyor ve infaz üçte dört oranında uygulanıyor. Bu çok adaletsiz bir durum” ifadelerini kullandı. Cezaevi idare gözlem kurullarının keyfi uygulamalarına da dikkat çeken Temelli, “Otuz yılını doldurmuş tutuklular bile hâlâ iki üç yıl daha cezaevinde tutuluyor” dedi.
"ARTIK ŞÜPHEYLE YAKLAŞIYORUZ"
Yasa teklifinin bazı maddelerinde cezaların artırıldığını belirten Temelli, “Herkes infaz indirimi beklerken cezaların artırılması toplumda hayal kırıklığı yarattı. Çocuklara yönelik düzenlemeler ise oldukça sorunlu. Sonbaharda yeni paketler gelecek deniyor ama artık buna da şüpheyle yaklaşıyoruz” dedi.
Noter düzenlemeleri ve trafik cezalarının öncelik olmadığını vurgulayan Temelli, “Önce toplumun acil sorunlarını çözmek gerekir” ifadelerini kullandı.
"SÜREÇ KENDİ KULVARINDA İLERLİYOR"
Siyasi partilerle temaslarını tamamladıklarını belirten Temelli, İmralı Cezaevi ile iletişim kanallarının açılması gerektiğini belirterek, “Heyetimiz her fırsatta İmralı’ya gitmek istiyor. Ayrıca başka heyetlerin, kurumların da bu sürece dahil olmasını istiyoruz. Süreç kendi kulvarında ilerliyor. Bu sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için diğer kulvarların da bu sürece katkı sunması gerekir. Yargı alanındaki düzenlemeler bu sürece katkı sürecek en önemli alandır. Bu alanda atılacak her olumlu adım sürece katkı sunar” dedi.
"SİLAH BIRAKMA KONUŞULUYOR AMA HUKUKİ ZEMİN YOK"
Silah bırakma sürecine de değinen Temelli, “Herkes silah bırakmayı konuşuyor ama bu sürecin hukuki altyapısı konuşulmuyor. Bununla ilgili karşılıklı beklentilerin, güvenin sağlanmasında, hukuki zemin, altyapı, güvence ve yargısal alandaki düzenlemelerin artık konuşulması lazım” dedi.
