Emek Partisi (EMEP) Bursa İl Örgütü, yerel seçimler için Bursa Büyükşehir Belediyesi, ilçe ve meclis üyesi adaylarını tanıttı.
Emek Partisi’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Selma Gürkan, Mudanya Belediye Başkan adayı Metin Dündar oldu. Kestel ilçesinde Arif Şen, Mudanya ilçesinde Hanım Cömert meclis üyesi adayı olarak gösterildi.
Adayların tanıtım toplantısına Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan da katıldı.
"İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN YÖNETTİĞİ BİR BURSA İÇİN BİZİM DE SÖZÜMÜZ VAR"
Açılış konuşmasını yapan Emek Partisi Bursa İl Başkanı Berkay Akkuş, "Partimiz yüzünü halka, işçilere, emekçilere dönmüş ülkemizde gerçek demokrasinin sağlanması için mücadele eden herkes ile yan yana gelmiş ve yan yana gelmeye de devam edecektir. Tüm illerde olduğu gibi Bursa’da da bu doğrultuda seçimlere hazırlanmak, emek ve demokrasi güçleriyle yan yana gelmek için partimiz elinden gelenin fazlasını yapmıştır. Ancak gelinen süreçlerde tüm çabalarımız maalesef olumlu sonuçlanamamıştır. Halkın ve işçilerin yönetime dahil olduğu, işçilerin ve emekçilerin yönetimde söz sahibi olduğu bir avuç para babalarının rantı için değil, halk yararını belediyecilik için Emek Partisi Bursa İl Örgütü olarak bizler de 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere kendi adaylarımız ile katılacağız. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde ve Mudanya Belediyesi’nde başkan adaylarımız, diğer ilçelerimizde ise belediye meclis üyesi adaylarımız olacaktır. İşçilerin ve emekçilerin yönettiği bir Bursa için Emek Partisi olarak bizim de söyleyecek sözümüz var” dedi.
"GERÇEK BELEDİYECİLİK DEDİKLERİ RANT, YAĞMA, TALAN"
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı’nın ekonomik, sosyal ve siyasal alanda programlarını kesintisiz bir biçimde hayata geçirmeye çalıştığını, işçi ve emekçilerin ciddi saldırılarla yüz yüze olduğunu belirterek "Yerel yönetimlerde yirmi yıldır yönettikleri belediyeler var. Bunlardan bir tanesi de Bursa. Şimdi sloganlarına baktığımızda 'Gerçek belediyeciliği yaparsa AKP yapar, çözerse AKP çözer' gibi sloganlar kullanıyorlar. Biz bu gerçek belediyeciliğin arkasında ne olduğunu biliyoruz. Gerçek belediyecilik dedikleri şeyin arkasında rant var, yağma var, talan var. İnşaat tekellerini, onların kasalarını şişirmek var. Halkın kaynaklarını, vergilerini sermaye peşkeş çekmekten öte bir şey yok. Gerçek belediyelik dedikleri bu aslında" diye konuştu.
Aslan sözlerini şöyle tamamladı:
"Bütün işçi ve emekçilerin, baskı gören halklar da dahil olmak üzere demokrasi, özgürlük, eşitlik, bir arada yaşama, insanca yaşama ve çalışma, insanca ücret alma talebimizi, parasız sağlık, gerici bir eğitime karşı bilimsel demokratik ana dilde eğitim talebimizi, topraklarımızın yabancı uluslararası işbirlikçi maden tekelleri tarafından yağmalanmasına karşı çıkmak da dahil olmak üzere tartışacağımız, konuşacağımız ve ele alacağımız bir dönem. Partimiz, kentler halkındır, halk yönetsin, emekten yana yerel yönetimler için mücadele ediyor. Bütün bu taleplerimizi kapsayan bir anlayışla hareket ediyoruz."
"KENT YÖNETİMİNİ EMEKÇİLERLE BİRLİKTE PLANLAYACAĞIZ"
Bu seçimlerin yerel seçim özgünlüğünde bir seçim olmayacağı aşikar ifadelerini kullanan Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Selma Gürkan, "Pek çok yönüyle aslında bir genel seçim gibi geçeceği de çok aşikar. Sonuçta siyasi iktidarın bir yanıyla kendi gerici iktidarını, otoriter baskı rejimini daha ileri boyuta taşımak açısından değerlendirmek üzere adım atacağı çok açık. Diğer adayların gündeminde olmayan, diğer adayların perspektifinde olmayan, diğer adayların politikalarında olmayan bir perspektifle biz kent yönetimini emekçilerle birlikte planlama, emekçilerle birlikte tartışma ve onların örgütlü gücüyle ve mücadelesiyle böylesi bir demokratik kent yönetiminin kazanma yolunda yerel seçimleri bir olanak olarak değerlendirme ve buradan mücadeleyi büyütme gibi bir amacımız bir yönelimimiz var. Kuşkusuz her türlü kazanım bizim kazanımımızdır. Yani yürüttüğümüz her tartışma, buluştuğumuz her işçi, kadın, gençlik grupları bu ülkenin demokrasi mücadelesi için bir kazanımdır. Sandıktan kazanımla çıktığımızda biz kentin bu şekilde yönetilmesi için adayız talibiz ve o iddiayla varız. Sandıktan bir yönetim mekanizmasında olacak bir sayıyla çıkmadığımız takdirde ise her kim sandıktan çıkarsa çıksın rantçı bir belediyecilik anlayışına karşı Bursa’nın ekonomik kaynaklarının bir avuç sermayeye ve tekele peşkeş çekilmesine, kent suçlarının işlenmesine karşı yine emek ve demokrasi güçleriyle birlikte mücadele edeceğiz. Demokratik bir kent yönetimi için mücadele unsurlarını hep birlikte oluşturmuş olacağız” dedi.
"YAŞANABİLİR BURSA İÇİN MÜCADELE EDELİM"
"Bizim hep birlikte demokratik bir kent yönetimi için daha güzel, daha yeşil, yaşanabilir bir Bursa için mücadelenin olanaklarını da hep birlikte konuştuğumuz bir dönem olacak" diyen Gürkan sözlerini şöyle sürdürdü: "İki gün önce yaşanan Bursa’nın da deprem fay hattı üzerinde olduğu açıklandı. İstanbul’da, İzmir’de yurttaşların yaşadığı kaygıyı Bursa’da da yaşıyoruz. Dolayısıyla daha yaşanabilir kentler, daha güvenli kentler için bir mücadele içerisinde olacağız. Kadınlar için daha güvenli bir kent olma mücadelesinin içerisinde olacağız. Bu ülkede belediyenin kaynaklarının iyi kullanılmadığını hep birlikte görüyoruz. Gençlik merkezlerinin adeta AKP’nin gençlik kollarının birer merkezi haline getirildiğini, kadına açılan merkezlerin, meslek kursları da sosyal tesisleri de dahil olmak üzere nasıl AKP yandaşı kadın oluşumlarının bir parçası haline getirildiğini biliyoruz. Yine bu merkezlerin tarikatlara, cemaatlere nasıl peşkeş çekildiğini biliyoruz. Bütün bunlara karşı da mücadelemiz devam edecek. Mücadelemiz demokrasi mücadelesinin yanı sıra laiklik ve eşitlik mücadelesiyle birlikte devam edecek. Daha yeşil daha yaşanılır bir Bursa, ekonomik kaynaklarının da Bursa halkı için kullanıldığı bir kent yönetimi için hep birlikte mücadele edelim."
Kaynak: Evrensel
