Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı (KIYIDA), yönetmelik değişikliği ile kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında kalan alanların turistik tesislere açılmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Düzenlemenin "kamuya da alan açılıyor" gibi yansıtıldığına dikkat çekilen açıklamada, uygulamaya giren madde ile özel mülkleştirmenin ülkenin tüm kıyılarında yasal hale getirilmeye çalışıldığı belirtildi.
'ÖZEL MÜLKLEŞTİRME YASAL HALE GETİRİLMEYE ÇALIŞILIYOR'
Kıyılardaki işgallerin sözde hukuki bir zemine kavuşturulmak istendiği vurgulanan açıklamada şu ifadeler yer aldı;
'' Afilli ifadelerle, kamuya da alan açılıyormuş gibi yansıtılan bu madde ile, artık tüm kıyılardaki özel mülkleştirmenin yasal hale getirilmeye çalışıldığını, kıyılardaki işgallerin sözde hukuki bir zemine kavuşturulmaya çabalandığını görüyoruz. En son söyleyeceğimizi, baştan ifade edelim: Buna geçit vermeyeceğiz. Kıyıların özel mülkleştirilmesine karşı mücadelemizi artırarak sürdüreceğiz. Tüm Türkiye' de mücadele eden kıyı hareketlerinin dayanışma ağı olan KIYIDA olarak, ilgili kurumları, 26.06.2025 tarihli yönetmelik değişikliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talepli dava açmaya davet ediyoruz.”
EGEÇEP: 'ADRESE TESLİM DÜZENLEME'
Düzenlemeyi “adrese teslim bir düzenleme'' olarak yorumlayan EGEÇEP Eş Sözcüsü Avukat Arif Ali Cangı, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na tahsis edilen orman alanlarının kıyı kenar çizgisinin deniz tarafının, turizm amacıyla önceden tahsis edilen alana ek alan olarak girişimcilere devredileceğini belirtti. “Bunun anlamı tüm kıyı alanlarının ve denizin halka kapatılmasıdır” diyen Cangı, kıyıların halka kapatılmasının Anayasanın 43’üncü ve 56’ncı maddesine aykırı olduğunu vurguladı.
Kıyı Kanunu’nda belirlenen kıyı kenar çizgisi deniz, göl ve akarsu kıyılarında suyun ulaştığı en yüksek nokta olan doğal sınırı ifade ediyor. Bu çizginin deniz tarafı ise kamu malı sayılıyor, özel mülkiyete ya da yapılaşmaya, özel kullanıma izin verilmiyor.
Kaynak: Kısa Dalga
