İtalya'da, 80 yıl önce faşist diktatör Benito Mussolini'nin tutuklanması ve rejimin düşüşü, "antifaşist makarna" partileriyle kutlandı.
Mussolini'nin tutuklanmasının ardından bir ailenin başlattığı makarna partisi geleneği, 80. yıl dönümünde de devam etti.
Ülke genelinde 200'den fazla antifaşist makarna etkinliği, Partizanlar derneği Anpi öncülüğünde düzenlendi. Bu yıl, aşırı sağ liderliğindeki bir hükümetle yönetilen İtalya'da kutlamalar özellikle ilgi çekti.
BBC Türkçe’den Övgü Pınar’ın haberine göre, Vicenza kentinde bir belediyenin makarna partisi etkinliğine izin verememesi ülke çapında tartışmalara yol açtı.
Etkinliğin kamu düzenini ve güvenliğini tehdit edebileceği gerekçesiyle izin verilmemesi, aşırı sağcı Lig partili Belediye Başkanı Elena Mezzalira'ya, demokratik hakların kısıtlandığı eleştirilerini getirdi.
"Antifaşist makarna" geleneği, 1943 yılında Emilia Romagna bölgesinde Cervi ailesi tarafından başlatıldı. Cervi ailesi, Campegine kasabasının meydanında halka tereyağı ve peynirli makarna dağıtarak faşizmin sonunu bir şenliğe dönüştürdü.

Alcide Cervi'nin makarnalı kutlamayı "Faşizm için en güzel cenaze" olarak nitelendirdiği söylenmektedir. Bugün, aile adına kurulan enstitü hala bu geleneği sürdürmektedir ve tarihi olayı "Cervi ailesinin Campegine'deki meydanda dağıttığı makarna, sadece bir kutlama anı değil, aynı zamanda kentteki sosyal yaşamın ana mekanını yeniden ele geçirmenin sembolik bir yoluydu" şeklinde açıklanıyor.
Yemek tarihçilerine göre makarnaya ‘antifaşist’ yakıştırması yapılmasının ardında bir sebep daha yatıyor. Faşist rejimin 1920’lerde makarnayı bir ‘Amerikan modası’ olarak değerlendirdiği ve empoze etmek istediği kırsal odaklı ideolojiye ters düştüğü gerekçesiyle karşı çıktığı belirtiliyor.

Yemek tarihi uzmanı Profesör Alberto Grandi, İtalya mutfağıyla ilgili podcast’ında faşizmin makarnaya düşmanlığına dair şunları söylüyor:
‘’Faşizm ve makarna arasındaki ilişki çatışmalıydı. Romagna'da doğan Mussolini'nin kendisi de muhtemelen Birinci Dünya Savaşı'na kadar, Napolililer ve Sicilyalılar hariç neredeyse tüm İtalyanlar gibi makarna tüketmeye alışkın değildi.’’
Makarnanın ülke çapında popülerleşmesinde, ABD’ye göç eden İtalyanların icat ettiği bir ‘’ulusal kültürün’’ etkili olduğunu anlatan Grandi, ‘’Makarna bir şekilde bu kültürün simgesi haline geldi ve otomatikman Amerikan rüyasıyla ilişkilendirilir oldu’’ diyor.
Fütürist akımın kurucusu sayılan Filippo Tommaso Marinetti de 1931 tarihli Fütürist Mutfağın Manifestosu isimli belgede makarnaya karşı çıkıyor ve şunları söylüyordu:
“Ekmek ve pirincin aksine, makarna çiğnemediğiniz, yuttuğunuz bir besindir... Sonuç: halsizlik, karamsarlık, nostaljik eylemsizlik ve tarafsızlık.’’
Bugünse İtalyanlar kişi başına yılda 23 kg makarna tüketimiyle dünya birincisi. İtalya Ulusal İstatistik Kurumu’nun paylaştığı verilere göre kişi başına düşen makarna tüketiminde İtalya’yı sırasıyla Tunus, Venezuela, Yunanistan, Peru, Şili, ABD ve Türkiye takip ediyor.




