CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Genel Merkezi’nde, partinin kuruluş yıl dönümü olan 9 Eylül’de geleneksel olarak toplanan Parti Meclisi (PM) toplantısına başkanlık etti.

Toplantı sonrası basının karşısına geçen Özgür Özel şu sözlere yer verdi

“İçinde bulunduğumuz bu günlerdeki siyasi olaylara bakış açımızı, birbirimizle paylaştığımız; partinin kararlılığını, birliğini, gücünü ve bundan sonraki mücadele azmini değerlendirdiğimiz bir toplantı oldu.

Sırrı Sakık: Bir halkın bir bölümüyle barışıp diğer bölümüyle savaşamazsınız
Sırrı Sakık: Bir halkın bir bölümüyle barışıp diğer bölümüyle savaşamazsınız
İçeriği Görüntüle

Bundan sonrası ile ilgili zaten biliyorsunuz; dün İstanbul İl Kongresi için Yüksek Seçim Kurulu’ndan olağanüstü kongrenin yapılması kararı çıktı. İstanbul’daki düğümü çözdük. Burada atılmaya çalışılan düğümler, kördüğüm hazırlıkları vardı. Hepsine karşı YSK’nın verdiği kararlar, seçim hukukunun gereği olan kararlar. Kimsenin şaşırmadığı, bu işi bilen herkesin kabullendiği kararlar.

Bugün, 4-6 Eylül arasında yapılan anketin sunumunu aldık Parti Meclisi’nde. Yarın sizlerle paylaşacağız. Bütün mesele, CHP’nin birinci parti olması; gücünü her geçen gün artırması. Bize baş edemeyenler, baş edemedikleri için kayyum atamaya niyetleniyorlar. İstanbul İl Örgütü’nün emeği, başarısı ortada.

Bu tarafa bakıyorsun, bir asliye hukuk mahkemesi var. Haldır huldur bir tedbir kararı… Biz buna karşı her türlü mücadelemizi sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceğiz.

Bugün Taksim’i gördünüz. 35 kişilik bir heyetle Taksim’e çelenk koymaya gittik. Köşeyi döndük, 5.000’den fazla insan var. Önemli olan, hangi 5.000 kişinin arkanızda olduğu: 5.000 çevik kuvvetle mi Cumhuriyet Halk Partisi’ni yöneteceksiniz, yoksa çelengiyle oraya kendiliğinden akan 5.000 kişiyle mi yöneteceksiniz?

Gelecek sene, iktidar partisinin kuruluş yıl dönümünü kutladığı bir gün olmasını ümit ediyoruz. Olmadı, yapmadılar, kaçtılar. Bir sonraki seneye nasıl mani olacaklar? Seçim gelecek.

Yine o gece, 31 Mart akşamı, hepiniz buradaydınız. Buradaki bütün yollar kapalıydı. İğne atsanız yere düşecek yer yoktu. Ve biz hep birlikte; genel başkan yardımcılarımızla, genel başkanlarımızla, partimizde daha önce birlikte olduğumuz, ufak tefek ayrılıklar yaşadığımız isimlerle birlikte; Cumhuriyet Halk Partisi’ni büyüterek, kardeşlik hukukunu ve dayanışmayı yükselterek yol almaya devam edeceğiz.

Hepimizin yaş günü, Cumhuriyet. AK Partililerin kuruluş yıl dönümü kutlu olsun!

Bugünkü programı iptal edecek miyiz diye soranlar oldu. Biz öyle zorlukları aşmışız ki… İstanbul’daki bir yetki aşımıyla, hukuk darbesiyle teslim olacak; kuruluşunu kutlamayacak, müzik çalmayacak bir parti değiliz. Hepsini yapacağız. Biz moralliyiz, yıkamıyorlar. Moralsiz olanlar, bizi yenemeyenlerdir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin moral ve motivasyonu üst düzeyde. Karşı taraf panikte, saldırganlıkları da bundan.

Anayasa Mahkemesi kararı herkes için bağlayıcıdır. İlk önce ona uyacaksın. ‘Onu tanımıyorum, uymuyorum’ diyen sensin. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyacağımıza taahhüt etmişiz. AİHM kararlarına uymayan, işine gelmediğinde Anayasa Mahkemesi’nin karşısına geçen sensin. Şimdi bana diyorsun ki, ‘Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını tanımıyorsun.’

Ben Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararıyla Atatürk’ün partisine kayyum atanmasını kabul etmiyorum. Benim il başkanım yanımda, Özgür Çelik. Onunla birlikte partimizi yönetiyoruz.

Tutmuş, “Sokakları karıştırmak” diyor. Ben kimseyi sokağa davet etmedim. Sokak çalışması yapacağım zaman yaparım. Bunu da Tayyip Erdoğan’a sormam. Ben insanları baba evine davet ettim. Onları sokakta Tayyip Erdoğan bıraktı, il başkanlığına sokmadı, sokakta bıraktı.

Şunu bilsinler: ‘Sokağa mı çağırıyorsunuz?’ Sokağa çağırmak icap ettiği gün, hiç tereddüt etmem. Gün, o gün değil. Ama yaptırmasınlar, yaptırmasınlar, yaptırmasınlar!

Sokak ve meydan; şiddet üretmedikten sonra haktır. Bu hakkı kullanmaktan asla geri durmayız. Ama bir polisin burnu kanamasın diye verdiğimiz emeği ben biliyorum, en yakınındaki arkadaşlarım biliyor. Ayrıca Türkiye’nin en mağdur grubu polislerdir. O çocukların üzerinden bana bir şey yapmasınlar.

Tayyip Erdoğan diyor ki, ‘Özgür Özel’i gören kanal değiştiriyor.’ Çıktığımız Halk TV yayını, o gece en çok izlenen yayın oldu. ATV’nin dizi filminden üç kat fazla izlendi. Yine bir önceki Sözcü TV yayını, MasterChef Türkiye’den 2,5 kat fazla izlendi. Türkiye, kimi izleyeceğine, kimi zaplayacağına çoktan karar verdi. Tayyip Erdoğan’ın da bizi izlediğini biliyoruz. O dahi izlemese bu reyting rekorları gelmezdi. Kendisine yanıtım bu olsun.

Sorunun son kısmı, günün anlam ve önemine ters düşer. Sandığı Türkiye’ye getiren partiyiz biz. Sandığı koymasını biliriz. O sandık gelecek, bu iktidar değişecek.

14’ünde Ankara’da büyük bir miting yapacağız. 15’inde hukukçu arkadaşlarımız, bu süreci tartıştırmak maksadıyla açılmış davaları takip edecek. Mahkeme geliyor, dava açıyor; onları izleyeceğiz. Biz her ihtimale karşı olağanüstü kongremiz için başvurumuzu yaptık, günümüzü aldık. 21 Eylül’de seçimimizi yapacağız. Tutun ki altı gün sonra, parti yeni genel başkanını seçecek kurultayına gidecek.”